Kitap: Bos Koltuk - J.K. Rowling
Harry Potter serisi ile üne kavuşan J.K. Rowling yeni kitabının, yarattığı büyülü dünyayla ilgili olmayacağını açıkladığında açıkçası şüpheye düşmüştüm. Yıllar önce aldığım bu kitabı okumak bu güne nasip oldu. Yaklaşık 600 sayfalık kitabın beni sarması biraz zaman alsa da, 2 gün içinde kitabı okudum. Benim ana yorumum Rowling çok iyi bir yazar!
Kitap Pagford kasabasının belediye meclisi üyesi Barry Fairbrother'ın ani ölümüyle açılıyor. Bu olay, küçük kasabanın günlük yaşamında büyük dalgalanmalara yol açar. Ve biz kendimizi yerel politikanın ve kültürel yozlaşmanın tam ortasında buluruz. Rowling'in deyişiyle bu roman küçük bir kasabanın büyük bir romanıdır.
Buradan sonrası kitabın sonuyla ilgili detay bilgiler içeriyor. Ben bu kitabı sevdim. Yazar kendini diğerlerinden üstün görmenin, bencilliğin, yozlaşmanın, dedikodunun hayatımızdaki normalliğini çok güzel yansıtmış. Kitap bitince bu kasaba yerine Türkiye'de bir kasaba ismi yazılsa pek sırıtmazdı dedim. Bizde de aynı kaypaklık var. Hepimizde. O yüzden Rowling insanoğlunun tasvirini yapmış bu kitapta. Kitabı okurken yer yer altını çizdim. Bazı cümleler kitabın gelişimi için ipuçları veriyordu. Ya da benim tahmin etme yeteneğim çok gelişmiş. Ama bu durum beni rahatsız etmedi çünkü tahmin ettiğim şeyler olduğunda bile kitap çok akıcıydı ve sonunu görmek için sabırsızca okumaya devam ettim.
Kitapla ilgili cinsellik konusunda uyarıda bulunmam gerek: aşırı ve bazı yerler ciddi anlamda rahatsız edici. Okurken gerildim. Ancak bu konu o kadar doğal işlenmiş ki evet bu anlatılanlar yaşanmıştır - yaşanabilir derken buluyorsunuz kendinizi. Farklı geçmişlere ait anlatımlar çok güzeldi. Ve kitap çok güzel bitti. Düşenin dostu olmaz kitabın ana konularından biriydi. Gerçekten düşmüş ve yardıma ihtiyacı olan insanları yalnız bırakıyoruz. Hepimiz çevremizde kendimizden daha kirli birini arayarak tatmin oluyoruz, günahlarımızı ona yükleyerek arınıyoruz (ya da arındığımızı kendimize telkin ediyoruz).
Yorumlar
Yorum Gönder